Alinazik kebabı, Gaziantep’in zengin yemek kültürünü ve Osmanlı mutfağının inceliklerini yansıtır. Közlenmiş patlıcanın yumuşak dokusu, yoğurdun ferahlatıcı tadıyla birleşir ve üzerine serilen kavrulmuş et, yemeğe hem aroma hem de doyuruculuk katar. Her lokmada hem geleneksel hem de sofistike bir lezzet deneyimi sunar.
Alinazik kebabının kökeni tamamen Gaziantep mutfağına dayanır. Yöredeki “patlıcanlı kebap” çeşitlerinin evrimleşmiş hâli olarak kabul edilen bu tarif, özellikle közlenmiş patlıcan, yoğurt ve kıyma veya kuşbaşı etin uyumuyla öne çıkar. Antep halkı, uzun yıllar boyunca bu yemeği geliştirerek bugün bildiğimiz Alinazik kebabını ortaya çıkarmıştır.
En çok anlatılan rivayetlerden biri, Osmanlı döneminde Gaziantep’e ziyarete gelen bir padişah ile ilgilidir. Padişah, yemeği tattıktan sonra büyük bir beğeniyle:
"Hanım, ellerine sağlık, bu yemek pek alî nazik olmuş!" ifadelerini kullanır. “Alî nazik” ifadesi, yani “çok zarif, çok ince” anlamında, zamanla bugünkü Alinazik kebabı isminin doğmasına neden olmuştur.
Bir diğer popüler efsane ise kebabı ilk yapan ustadan gelir. Rivayete göre, “Ali Nazik” adında bir Antepli usta, geleneksel patlıcanlı yemeklere farklı bir yorum katmak ister. Közlenmiş patlıcanı yoğurtla karıştırır ve üzerine kavrulmuş et ekler. Yemeğin tadı öylesine beğenilir ki halk arasında “Ali Nazik’in kebabı” olarak anılmaya başlanır.
Zamanla Alinazik kebabı, Gaziantep’in sınırlarını aşarak tüm Türkiye’de tanınır hale gelmiştir. Günümüzde birçok kebap salonunun menüsünde yer alan Alinazik, kıymalı veya kuşbaşı etli olarak farklı şekillerde sunulmaktadır. Ancak özünde değişmeyen, yoğurtlu köz patlıcanın ipeksi dokusu ve Antep usulü kavrulmuş etin eşsiz uyumudur.
Şunlara da göz atın: