Un ve nişasta, mutfakta sıkça karşılaşılan ancak işlevleri bakımından birbirinden oldukça farklı iki temel malzemedir. Un, tahıldan elde edilerek hamur işlerinde yapıyı ve elastikiyeti sağlayan, protein ve lif içeriğiyle besleyici bir rol üstlenir. Nişasta ise genellikle mısır, patates veya pirinçten izole edilerek elde edilen saf karbonhidrat formunda olup, çorba, sos ve tatlılarda kıvam artırıcı ve bağlayıcı olarak kullanılır. Tariflerde bu iki malzemenin doğru şekilde seçilmesi, hem lezzet hem de dokunun mükemmel olmasını sağlar ve mutfakta başarılı sonuçlar elde edilmesine yardımcı olur.
Un ve nişasta, farklı bitkisel kaynaklardan elde edilir ve üretim yöntemleri bakımından birbirinden ayrılır. Un, buğday, çavdar, mısır, yulaf gibi tahılların öğütülmesiyle elde edilir; öğütme sırasında tahılın kepeği, endospermi ve bazen de ruhi kısımları bir arada bulunur. Bu nedenle un, hem karbonhidrat hem de protein, lif ve bazı vitamin-mineral içerir. Nişasta ise genellikle mısır, patates veya pirinç gibi bitkilerin endosperm kısmından saf karbonhidrat olarak izole edilir. Üretim sürecinde protein, lif ve diğer bileşenler büyük ölçüde ayrıştırılır ve geriye neredeyse tamamen karbonhidrattan oluşan beyaz toz halinde bir ürün kalır.
Un, karbonhidratın yanı sıra gluten proteinleri, lif ve B vitamini grubu açısından da zengindir. Gluten, hamurun elastikiyetini sağlayarak ekmek ve hamur işlerinin kabarmasına yardımcı olur. Nişasta ise hemen hemen saf karbonhidrat içerir ve protein, lif ya da vitamin-mineral açısından fakirdir. Bu nedenle nişasta, enerji sağlasa da besin değeri açısından un kadar zengin değildir. Hamur işlerinde un, yapı ve lezzet oluştururken, nişasta daha çok kıvam verici, bağlayıcı veya koyulaştırıcı işlev görür.
Un ve nişasta mutfakta farklı amaçlarla kullanılır. Un, ekmek, kek, kurabiye, börek ve makarna gibi hamur işlerinin temel bileşenidir; gluten yapısı sayesinde hamurun şekil almasını ve kabarmasını sağlar. Nişasta ise çorba, puding, sos ve bazı tatlı tariflerinde kıvam artırıcı olarak kullanılır. Özellikle mısır nişastası ve patates nişastası, sıvıları hızla bağlayarak jel kıvamı oluşturur ve şeffaf bir yapı kazandırır. Bu nedenle un, hamur yapısının temelini oluştururken, nişasta tariflerde daha çok dokuyu ve kıvamı kontrol etmek için tercih edilir.
Un, karbonhidratın yanı sıra gluten proteinleri, lif ve B vitamini grubu açısından da zengindir. Gluten, hamurun elastikiyetini sağlayarak ekmek ve hamur işlerinin kabarmasına yardımcı olur. Nişasta ise hemen hemen saf karbonhidrat içerir ve protein, lif ya da vitamin-mineral açısından fakirdir. Bu nedenle nişasta, enerji sağlasa da besin değeri açısından un kadar zengin değildir. Hamur işlerinde un, yapı ve lezzet oluştururken, nişasta daha çok kıvam verici, bağlayıcı veya koyulaştırıcı işlev görür.
Şunlara da göz atın:
Muhallebide 1 Yemek Kaşığı Nişasta Yerine Ne Kadar Un Kullanılır?