Sonbaharın en sevilen tatlarından biri olan kabak tatlısı, hem nostaljik hem de sıcacık bir lezzet olarak sofralarda her zaman yerini alır. Doğru pişirme yöntemiyle hazırlandığında, içi yumuşacık, dışı parlak ve tam kıvamında olur.
Kabak tatlısı hazırlarken genellikle su eklemeye gerek yoktur. Çünkü balkabağı doğası gereği bol su içerir. Üzerine serpilen toz şeker, kabağın içindeki suyu dışarı çeker ve kabaklar kendi suyunda yavaşça pişer.
Kendi suyunda, kısık ateşte yavaşça pişen kabaklar;
Ayrıca şekerin karamelize olmasıyla tatlıya parlak bir görünüm ve yoğun bir lezzet kazandırılır.
Kabak tatlısına fazladan su eklemek, tatlının kıvamını ve rengini olumsuz etkiler.
Fazla su:
Bu yüzden geleneksel tariflerde su kullanılmaz; şekerle bekletilen kabaklar, kendi suyuyla pişirilir. Bu yöntem, tatlının doğallığını ve lezzet derinliğini korur.
Her balkabağı aynı değildir. Bazıları daha sert, lifli veya geç olgunlaşmış olabilir. Bu gibi durumlarda tencerenin dibine yalnızca 1–2 yemek kaşığı su eklemek, dibi tutmayı önleyebilir. Ancak bu miktar aşılmamalıdır. Fazlası, tatlının dokusunu bozar ve sulu bir sonuç verir. Kısık ateşte pişirilen kabak tatlısı, her zaman daha lezzetli olur.
Fırında kabak tatlısı yaparken suya kesinlikle ihtiyaç yoktur. Fırının sıcaklığı, kabağın içindeki nemi koruyarak karamelizasyonu destekler. Şekerle bekletilmiş kabaklar fırında önce suyunu salar, sonra bu suyu tekrar içine çeker. Böylece tatlı, yoğun aromalı ve parlak bir görünüme kavuşur.
Şunlara da göz atın: