Kuru barbunyayı ıslatmak, tanelerin su çekerek şişmesini sağlar ve pişirme sürecini çok daha kontrollü hâle getirir. Islatılan barbunya daha hızlı yumuşar, böylece hem ocak başında geçirilen zaman kısalır hem de enerji tasarrufu sağlanır. Ayrıca ıslatma suyu döküldüğünde olası şişkinlik ve gaz yapıcı etkiler de azalır. Islatmadan pişirmek mümkün olsa da genellikle daha sert bir doku ve daha uzun bir pişirme süresiyle karşılaşılır.
Kuru bakliyatlar sert yapıdadır ve ıslanarak yumuşarlar. Bu yumuşama, tencere başında geçirilen zamanı azaltır. Ayrıca daha eşit pişmiş, dağılmayan bir dokuyu elde etmeye yardımcı olur. Bu nedenle çoğu tarif, ön ıslatma adımını önerir.
Bakliyatlarda bulunan bazı doğal bileşikler gaz yapabilir. Önceden ıslatmak, bu bileşiklerin bir kısmının suya geçmesini sağlar. Suyu döküp barbunyayı taze suyla pişirmek bu gaz yapıcı etkiyi azaltır. Böylece hem mide hem bağırsak için daha rahat bir tüketim sağlanmış olur.
Barbunya su çekip şiştiği için pişerken dıştan içe daha dengeli bir şekilde ısınır. Bu da hem dokusunu hem de rengini korumasına yardımcı olur. Islatılmadan pişirildiğinde dış kısmı çabuk, içi ise geç pişebilir. Bu durum da dağılma veya sert kalma gibi sonuçlara yol açabilir.
Düdüklü tencere kullanılsa bile süre belirgin şekilde uzar. Ayrıca bakliyatın eşit pişmeme ihtimali artabilir. Bazı aşçılar özellikle acil durumlarda ıslatmadan pişirmeyi tercih eder. Yine de ideal sonuç için kritik olan yöntem, gece boyunca ıslatmaktır.
Şunlara da göz atın: