Bin yaprak aşkına!

Saray, Fransa’nın Ile de France Bölgesi‘nde yer alan 86.000 nüfuslu ''Versailles'' şehrinde yer alan ülkenin en önemli kraliyet sarayıdır. Saray, 14. Louis‘nin kraliyet mahkemesini Paris’ten taşıdığı 1682’den, kraliyet ailesinin geri dönmeye zorlandığı 1789’a dek Fransa Krallığı’nın politik gücünün merkezini oluşturmuştur. Yani aslında sadece bir yapı olarak değil, eski rejime (ancien regime) bağlı mutlaki monarşinin bir sembolü olduğu için Fransa ve dünya tarihi açısından çok önemlidir.  Sarayın içi kadar bahçeleri de görülmeye değerdir.

Şimdi gelelim Milföy'e...  Versaille Sarayı Ünlü Marie Antoinette ile gülsün merkezi de olmuştur. Hatırladınız mı ünlü kraliçeyi? Hani rivayete göre '''Ekmek bulamazlarsa pasta yesinler'' demiş. Oysa o hikaye de öyle değil.

İfade ilk kez Jean Jacques Rousseau’nun İtiraflar (Confessions) adlı kitabında geçer. 1767’de tamamlanan İtiraflar’ın 6. cildinde Rousseau, yaşanan kıtlık karşısında ünlü bir prensesin bu ifadeyi kullandığını belirtir. Rousseau’nun bu deyişi daha sonra devrimcileri etkiler, Marie Antoniette suçlanır. Oysa 1755 yılında doğan Marie Antoniette 1767 yılında sadece 12 yaşındadır  kastedildiği gibi  ''büyük bir prenses'' değildi.  Rousseau’nun iddiasını inceleyenler, Rousseau’nun Marie Antoniette’den daha önce yaşamış olan başka bir prensesi kastettiğini düşünmektedirler. İddia edilen cümlenin Fransızca orijinalinde geçen kelime, bir tür Fransız ekmeği olan “brioche”dur. Türkçe’de “tatlı çörek” anlamına gelir. Tereyağlı ve yumurtalı bir tür tatlı ekmektir. Yani, sözün aslında “pasta” ifadeside yoktur..

Mille Feuille’ün ne zaman ve hangi koşullarda ortaya çıktığı tam olarak net değil. Denilen o ki davet ve parti vermeye meraklı Marie Antoinette kat kat eteklerinden esinlenerek bu şahane tatlıyı yaptırdı ve ismini de ''bin yaprak'' koydu. Neden olmasın?

Ancak bu tatlıya modern halini kazandıran kişinin Fransız mutfağının dünyaya açılmasına öncülük eden Marie-Antoine Carême olduğu biliniyor. Klasik bir mille feuille, üç kat milföy yaprağının arasına iki kat dolgu eklenmesiyle hazırlanıyor. Ancak elbette klasik tarife bağlı kalmak gibi bir zorunluluk yok. En üst katman da farklı soslarla veya taze meyvelerle de süslenebiliyor. Yapımı çok tarifte kolay diye adlandırılsa da hiç ama hiç kolay değil, öncelikle o katmanları çıtır yapmak hiç kolay değil. Peki yapamazsak nerede yiyeceğiz? Meredeyse her pastanede rastlayacağınız ''Mille feuille'' aslını Istanbul Etiler'de bir italyan restoran yapıyor. Trattoria La Scarpetta... Olağanüstü bir şovla sunuyor üstelik, önünüzde hazırlanıyor pasta. Doğum günleri için müthiş bir alternatif. Tadı mı? Bir parça deneyin sonra bugüne kadar benim yediklerim neymiş diyeceksiniz ve gerçek ''Mille feuille'' ruhunu hissedeceksiniz.                       Belki biraz da Versaille?

Bu arada Trattoria La Scarpetta benim ve çocukların vazgeçemediği İtalyan restoranı. Özellikle pizza denemeniz şiddetle tavsiye ederim. Her yer pizzacı ya da milföy yapan pastane dolu. Ama orijinal tarif, bak işte o farklı bir deneyim... Tadın, konuşuruz.

TRATTORIA LA SCARPETTA 0212 263 53 53