VEGAN OLMANIN ARKASINDAKİ YAŞLANMA KARŞITI GÜÇ

Veganizm, diğer şeylerin yanı sıra sadece bitki temelli diyet içeren bir yaşam tarzı. Vegan beslenme yaşlanma etkilerini geciktirirken, aynı zamanda iyi yaşlanmayı sağlıyor.

Yaşlanmanın etkileri konusunda endişeli misiniz? Öyleyse, yalnız değilsiniz. Gençlik pınarı hakkındaki eski efsanelerden günümüzün “mucize” yaşlanma karşıtı hapların vaatlerine kadar, insanlar her zaman gençliklerini yeniden kazanmanın yollarını aradı. Gerçek şu ki yaşlanmayı geri çevirmek adına mucizevi bir tedavi yok. Ancak beslenme alışkanlıklarımızı düzenleyerek yaşlanma etkilerini azaltmak ve çok daha iyi yaşlanmak mümkün. Vegan bir diyetin daha genç görünmeye ve hissetmeye yardımcı olabilecek yaşlanma karşıtı çok yüksek etkileri ve avantajları var. Vücudumuz yaşlandıkça, bünyesinde su tutma kabilyeti azalıyor, daha fazla dehidrate (sussuz) kalıyor. Sağlıklı bir yetişkinin vücudu ağırlıkça yaklaşık yüzde 60 sudur. Yaşlı bir insanınki ise genellikle yüzde 55 civarındadır. Hidrasyondaki bu azalmanın etkileri ise kırışıklıklar, daha kuru ve sert bir cilt olarak görülüyor. Dolayısıyla kişi yaş aldıkça cilt ve dış görünüm olarak daha az canlı görünmeye başlıyor. Böyle bir düşüşü önlemenin anahtarı ise susuz kalmamak için fazladan çaba göstermek. Vegan diyet, kademeli dehidrasyonun neden olduğu yaşlanmayı önlemenin harika bir yolu. Vücudumuzun çok fazla suya ihtiyacı var ve vegan yemek seçenekleri nispeten su bakımından zengin oluyor. Örneğin, vegan diyetleri sizi kuru patates kızartması yerine taze meyvelerden atıştırmaya teşvik ediyor. Tükettiğimiz suyun çoğu yediğimiz şeyden geldiğinden, bu farklılıklar çok daha fazla hidrasyon ve daha pürüzsüz, daha sağlıklı, daha genç görünen bir cilde katkıda bulunuyor.

Yaşlanma sürecine bir başka önemli katkı da büyük ölçüde sağlıksız beslenmenin neden olduğu bazı önemli vitamin ve minerallerin eksikliği. C vitamini, böyle bir besin. Bu vitamin, vücudunuza birçok şekilde zarar veren “serbest radikaller” denilen dengesiz moleküllerin sağlıksız etkileriyle savaşıyor. Bu hasar, yaşlanmada önemli bir faktör. C vitamini, serbest radikalleri etkisiz hale getiriyor ve size zarar vermelerini engelliyor. Diğer bir vitamin olan E ise vücudun serbest radikallere karşı savaşında önemli bir rol oynuyor ve onları hapsederek etkisiz hale getiriyor.

VEGAN BESLENME ÖNERİLERİ

Herkesin kendine özgü bir yapısı, sağlık ve diyet geçmişi, eğilimleri, yeme-içme ve duygusal alışkanlıkları var. Bu nedenle kişi kendi bedenini yine en iyi kendisi tanır ve kişi vücudunu dinleyerek kişisel beslenme planı bu yönde oluşturmalı.

1. Eğer yemek yedikten 30 dakika sonra kendinizi yorgun hissediyorsanız, yanlış besinler tüketmiş veya gerekenden fazla yemek yemiş olabilirsiniz. Vegan besinlerin sindirimi, her zaman hayvansal gıdaya göre daha kolay oluyor. Bu nedenle öğün sonrası nasıl hissettiğinize dikkat etmeye daha çok önem verin.
2. 100 yaşının üzerinde yaşayan insanlar üzerinde yapılan araştırmalar, bu insanların aşağıdaki ortak özelliklerini ortaya çıkarttı: Az miktarda yemek, doğal hareket ve egzersiz, işlenmiş gıdalar yerine kendi hazırladıkları doğal ve canlı yaşayan (raw-vegan) gıdalar tüketmek gibi...
3. Et, süt, kızartma ve işlenmiş gıdalar, şeker, kahve, alkol, sigara, çay, asidik yiyecekler ve asitli içecekleri hayatınızdan çıkartın. Yiyeceklerinizi asidik veya alkali özelliğini göz önünde bulundurarak seçin.
4. Organik yiyecekler tüketin.
5. Birlikte tükettiğiniz yiyeceklerin kombinasyonun uygun olup olmadığına dikkat edin.
   
6. Olabildiğince taze ve raw (çiğ) gıda tüketin. Öncelikle aşağıdaki gıdaları daha fazla tüketmeye başlayın: Koyu yeşiller, sebzeler, filizler, meyveler, kuru meyveler, baklagiller...
7. Asidik formda (faydadan çok zararı dokunan) yiyecekleri hayatınızda çıkarmaya çalışın.
8. Mümkünse beslenme düzeninizden süt, peynir ve yoğurdu çıkarın. En azından bir süreliğine deneyin. Alerji ve selülitlerinizin azaldığını şaşkınlıkla fark edeceksiniz. Bir başka canlının sütünü içen tek canlı insan! İki yaşını geçtikten sonra süt içmeye devam eden tek canlı da insan! üzerine düşünülmesi gereken bir konu.
9. İnsanın en hızlı büyüdüğü dönemde (0-2 yaş) aldığı protein miktarı yüzde 2, inek sütünde bu oran yüzde 15. Bu kadar fazla proteine ihtiyacımız yok. Protein fazlası vücutta asit birikimi yapıyor. Pastörize ve homojenize sütün sindirimi çok zor. Kalsiyum kaynağı olmaktan çok asidik olduğu için kan, asidi nötrlemek için kendi rezervlerindeki kalsiyumu çekiyor ve kemikler zayıflıyor. Susam ve bademde sütten kat kat fazla kalsiyum var! Süt tüketimi en fazla olan ülkelerde (İsviçre ve Amerika) osteoporoz oranı halen çok yüksek! Alerji problemine yol açıyor.
   

The Lifeco Raw Vegan Şefi Fazıl Alaşahin

FAZIL ALAŞAHİN KİMDİR?

TheLifeCo Wellbeing Bodrum’un Raw Vegan Şefi Fazıl Alaşahin, Anadolu Otelcilik ve Turizm Lisesi mutfak sınıfı’ndan mezun oldu. Otellerin restaurant, bar ve mutfak bölümlerinde deneyim kazandı. 2007 yılında TheLifeCo Wellbeing Bodrum ailesine katıldı. TheLifeCo’ya yurtdışından gelen bir çok uzman şeften raw-vegan, ketogenic beslenme ve ileri düzey eğitimler alan Alaşahin, TheLifeCo bünyesinde konsepte uygun yemek ve içecek reçeteleri hazırlayıp tüm merkezler arası eğitim, iletişim ve uygulamalarını sağlıyor.

1. Kinoa Pilavı

1. Zerdeçallı Glutensiz Vegan Ekmek

1. Fit Raffaello

1. Çikolata Parçacıklı Granola Topları

1. Super Bowl

Şunlara da göz atın;

1. Vegan yemek tarifleri
2. 1 Haftalık vegan beslenme programı
3. Vegan yiyecekler nedir?
4. Beslenme koçundan vegan yemekleri
5. Vegan diyeti nasıl uygulanır?