Özbek pilavı (Özbekçe’de palov, osh ya da plov diye de bilinir) Orta Asya mutfak kültürünün en önemli yemeklerinden biridir ve özellikle Özbekistan’ın milli yemeği sayılır. Sadece bir yemek olmanın ötesinde, kültürel bir ritüel, toplumsal birlikteliğin sembolüdür.
''Özbek pilavı kavrulur mu, Özbek pilavı tavuklu olur mu, Özbek pilavının içinde neler var?'' başlıklı haberlere göz atmayı unutmayın.
Özbek pilavının kökeni Orta Asya’nın göçebe ve tarım toplumlarına dayanır. Pirincin Orta Asya’ya ulaşmasıyla birlikte, et ve sebzelerle birleşerek doyurucu bir yemek haline gelmiştir. Tarih boyunca düğünler, bayramlar, misafir sofraları, askeri sefer hazırlıkları ve büyük topluluk yemeklerinde yapılmıştır. Hatta Özbekistan’da pilav yapımı sadece yemek değil, bir usta-çırak geleneği olarak nesilden nesile aktarılır. Pilavın bir diğer özelliği de “tek kazan yemeği” olmasıdır: bütün malzemeler aynı kazan (genellikle bakır veya dökme demirden yapılan kazan) içinde pişirilir. Bu, hem pratiklik hem de toplu paylaşımı simgeler.
Özbek pilavı tek tip değildir; ülkenin farklı bölgelerinde farklı şekillerde yapılır:
Taşkent pilavı: Kuru üzüm ve nohut eklenir.
Fergana pilavı: Daha koyu renkli olur, bol havuç kullanılır.
Semerkant pilavı: Pirinç ve et ayrı ayrı tabaklara konularak servis edilir.
Buhara pilavı: Daha aromatik baharatlarla yapılır.
Pilav genellikle erkekler tarafından, büyük kazanlarda hazırlanır. Bir düğünde yüzlerce kişiye tek kazanla pilav yapılabilir. Yanında genellikle yeşil salata, turşu, ayran veya kefir sunulur. Pilav, misafirperverliğin sembolü olduğu için davet sofralarının baş tacıdır.